4 Eylül 2017 Pazartesi

BİR HATIRA

BİR HATIRA
1980’lerde dikkat çekici bir bilimsel çalışma yapmıştım. Çalışmayı bildiri olarak harcamak istemiyor, makale olarak yayınlatmak istiyordum. O sıralarda İsveç’te bu konuda uluslararası bir konferans olduğunu öğrendim. Konferans adı, tarihi ve yeri:  Third International Conference on Urban Storm Drainage, June 4-8, 1984, Chalmers University of Technology, Göteborg, Sweden.

Çalışmayı bildiri haline getirip o kongre sekreterliğine gönderdim. Daha sonra bildirinin kabul edildiğine dair yazı geldi.

Bunun üzerine bildiriyi sunmak üzere İsveç’in Göteborg şehrine gittim. Orada yaşayan Ahmet Göze Bey beni hava alanında karşıladı. Ahmet Göze, Ergun Göze’nin büyük oğlu, Sinan Uluant’ın kayınbiraderidir. Sinan Bey, Ahmet’i daha önce aramış ve benim gideceğimi haber vermişti. Ailesi ile birlikte o şehirde oturan Ahmet Bey, evinde 3- 9 Haziran 1984 tarihlerinde beni misafir etti, ağırladı.
Benim bildiriyi sunacağım gün Ahmet Bey’in arabası ile kongre merkezine gittik. Ahmet kongre salonda sunumları ve konuşmaları dinledi.

“Effect of Catchment Geometry on Time of Concentration, by Necati Ağıralioğlu, Technical University of İstanbul, Turkey  (Havza Geometrisinin Toplanma Zamanına Etkisi) başlıklı bildiriyi oturumun ikinci bildirisi olarak sundum.

Programa göre, benim sunumunun ardından aynı konuda bir bildiri daha (üçüncü) sunuldu. Oturumun sonunda Fransa’dan gelen Oturum Başkanı Michel Desbordes bildirileri değerlendirdi ve tartışmaya açtı. Kendisi de bildiriler hakkında daha önce yazılı bir metin hazırlamıştı. İkisi de kinematik teoriye dayanan ve sunulmuş olan ikinci ve üçüncü bildiri sonuçlarının birbirinden çok farklı sonuçlar verdiğini, kendisinin de bu hususu fark ettiğini belirterek yazarlarından bunun sebebini açıklamalarını ve yorumlamalarını istedi.

Üçüncü bildiri yazarı, çalışmasındaki denklemi Overton (1976*)’un kitabından aldığını ve bunun sadece uygulamasını yaptığını belirtti.

*Overton Kitabı: Overton, D.E., and M.E. Meadows,(1976). Stormwater Modeling, Academic Press, London, Chap. 5, pp. 8-97

Sıra bana gelince, Overton kitabındaki formülün yanlış olduğunu bunun için bu çalışmayı hazırlayıp sunduğumu, bu yanlışı düzeltmek için denklemi çözdüğümü ve iki çözümün sonuçlarını bildiride karşılaştırdığımı beyan ettim. Mesela Overton’un metoduna göre yüzde olarak 0 çıkan toplanma zamanı, gerçekte 100 olduğunu gösteren çözümlerin bütün hallerini grafikler halinde verdiğimi belirttim. Gerçekte, Overton denklemi çözümünün hiçbir fiziksel anlamı olmadığını söyledim. Bunun için bu çalışmayı hazırladığımı vurguladım.

Ahmet Bey kongre salonunda bu sunumları ve tartışmaları dinledi ve daha sonra Türkiye’ye bildirdi. Buradan Türkiye’ye ve basına yansıdığını tahmin ediyorum. O tarihlerde bana da bu konu hakkında sorular sorulmuştu.

Bu haberi öğrenen Samiha Ayverdi beni arayarak tebrik etti. Ayrıca renkli desenleri ve süslemeleri olan tunç bir kâseyi hediye etti.

Kongreden sonra Kongre Bildiri kitabı yayınlandı.
Benim hazırladığım bildiri;
“Proceedings of the Third International Conference on Urban Storm Drainage, Göteborg,  June 4-8, 1984, Edited by Peter Balmer, Per-Erne Malmqvist, Anders Sjolberg,
Volume 1: Analysis and Design of Stormwater  Systems” adlı bildiri kitabının 171-184. Sayfalarında yayınlandı.

Öteki bildiri olan ”A Physics—Based Approach to Determine Inlet Concentration Time” by  A. Osman Akan, Old Dominoin University, Virginia, USA,”  de aynı ciltte 185. Sayfadan itibaren yayınlandı.

Oturum başkanının yazısı, yorumları ve biz iki yazarın görüşleri aynı konferans kitabının 1530-1535. sayfalarında yer aldı.



Necati Ağıralioğlu

1 yorum:

  1. Necati hocam merhabalar. Geçen gün Merkez Efendi Mezarlığında dolaşırken Fevzi Hocamızın ve şimdi çok istifade ettiğim güzel yazınızdan annesi ile kardeşinin olduğunu öğrendiğim Kabirleri ile karşılaştım. Ben Fevzi bey hocamızın sadece ismini duyardım fakat bir türlü İstanbul'da onu tanımak nasip olmamıştı ama hocası rahmetli Ayhan Songar Hocamızı birçok toplantıda dinleme imkânı bulmuştum. Allah hepsine rahmet eylesin.Fevzi Hocamın vefatından haberim olmadı ancak mezarını görünce vefat ettiğini öğrenmiş oldum. Şimdilik yazınızla bir hatıranızı okuyabildim. Ben bu arada Mezarlıklara ve oradaki özellikle meşhur insanlara ait kabirleri tespit etmeye onların fotoğraflarını çekmeye çalışıyorum onların kabirlerinin kaybolmaması için gayret ediyorum Keşke yazınızın sonuna Fevzi Beyin ve ailesinin bulunduğu kabirlerin fotoğraflarını da koymuş olsaydınız çok iyi olurdu diye düşünüyorum bu konuda milletimizde çok büyük bir eksiklik var dikkat ederseniz internette her şeyi bulmanız mümkün ama merak ettiğiniz kişilerin kabirlerine ve bulundukları mezarlıklara ait bilgiler çok az. İnşallah siz de bu konuda biraz katkıda bulunursunuz.
    Bu vesileyle Selâm ve hürmetlerimi sunar yazılarınız için de ayrıca teşekkür ederim.

    YanıtlaSil